Sabah kahvaltısı ile Salzburg otelimizden ayrılarak doğanın bütün renklerini ve canlılığını, tertemiz havayı, insanın ruhunu arındıracak kadar güzel ve etkileyici dingin göl atmosferini yaşayacağınız dünyada görülmesi gereken 100 yerden biri olarak geçen Hallstatt’a dayız. UNESCO tarafından dünya kültür mirası listesine eklenen HallstatT serbest zamanda göl kenarında banklarda oturup kuğuları ile dinlendirici, huzur veren manzarayı izleyebilir, ara sokaklarında birbirinden güzel evlerin arasında gezebilir, Hallstat’ın merkezi Market Square’de bölgeye özgü ürünlerin satıldığı mağazalarda alış veriş yapabilir, kasabanın merkezinden rahatça ulaşabileceğiniz finiküler ile 350 metre yukarıdaki gözlem noktası (skywalk) dan Hallstat gölünün muhteşem panoramik görüntüsünü izleyebilirsiniz. Hallstat gezimizi bitiminde sürekli fotoğraflarını görüp iç çektiğimiz “Keşke ben de bir gün orada olsam !” diyeceğiniz Avrupa’nın en güzel 10 kasabası listesine giren Bled gölüne hareket. Doğanın insanlığa armağanı, güzelliği dillere destan Bled gölünde yapacağımız yürüyüşte büyülü güzelliği ve huzuru iliklerinize kadar hissedeceksiniz. Bled Gölü’nde verilecek serbest zamanda yaklaşık 50 dakika sürebilecek tam tur göl turu yapabilir, küçük gezi tekneleri ile gölde gezinti keyfini yaşayabilir, bir miktar ücret ödeyerek çıkabileceğiniz Bled kalesinden muhteşem manzarayı izleyebilirsiniz. Bled gezimizi tamamlayarak 2016 yılında Avrupanın en yeşil kenti ödülünü alan Ljubljana ya hareket. Ljubljana varışımızı takiben şehir turumuzda içinden nehir geçen diğer şehirler gibi Ljubljana da bir köprüler şehri. Eski dönemde ayakkabıcıların ürünlerini sergiledikleri şehrin merkezindeki en eski Kunduracılar Köprüsü, şehrin kalbinin attığı Üçlü Köprü, aşk kilitleriyle süslü Kasap Köprüsü ile şehrin ve Slovenya bayrağının sembolü olan Ejderhalar Köprüsü, oldukça renkli ve akşamları cıvıl cıvıl olan Ljubljana’nın kalbinin attığı Preseren ve Kongresni Meydanı, duvarları grafitlilerle dolu, sokaklarında eski ayakkabıların sarkıtıldığı, vakit geçirmesi inanılmaz keyifli Trubarjeva Caddesi görüldükden sonra otelimize yerleşme ,serbest zaman.Geceleme otelimizde
Sabah kahvaltısından sonra Ljubljana’da İtalya’nın suların içindeki dünyanın en çok turist çeken şehirlerinden Venedik’e hareket ediyoruz. Öğle saatlerinde varacağımız Venedik şehir turumuzda görülecek yerler ; siyasi ve dini olayların merkezinde yer almış, günümüzde sosyal hayatın en canlı olduğu noktaların başında gelen San Marco Meydanı,hemen yanıbaşında Ayasofya dikkate alınarak inşa edilmiş San Marco Bazilikası, görkemiyle kente denizden gelenlerin ilk dikkatini çeken yapı Dükler Sarayı, üzerinde yoğun bir su trafiğini, çevresinde ise birbirinden güzel pek çok tarihi yapıyı barındıran Büyük Kanal, Büyük Kanal üzerinde bulunan geçiş yollarının en eskisi olan Rialto Köprüsü, kenti veba salgınından kurtardığına inanılan Hz. Meryem adına 1687’de inşa edilmiş Santa Maria della Salute Bazilikası, 99 metre yüksekliğe sahip Aziz Mark’ın Çan Kulesi ile Venedik’de gezimizi tamamladıkdan sonra serbest zaman. Akşam üstü saatlerde otelimize yerleşme. Konaklama otelimizde.
Sabah kahvaltısının ardından Verona’ya hareket ediyoruz. Verona ‘ya varışımızı takiben yapacağımız şehir turunda İtalya’nın en büyük ikinci nehri olan Adige Nehri'nin üzerine yapılan Scaligero Köprüsü , 354- 1356 yılları arasında savunma amaçlı inşa edilen Orta Çağ döneminden kalma tarihi bir kale olan Castel Vecchio, etrafı her biri İtalyan mimarisi örneği olan binalar ile çevrili ve oldukça geniş bir alana sahip, sokak sanatçıları,dükkanlar, kafeler, turistik eşya tezgahları ile dolu şehrin kalbi Erbe meydanı; Romeo ve Juliet’in geçtiği şehir olarak ünlü olmuş Verona’da turist akınına uğrayan İngiliz edebiyatçısı Shakespeare‘in romantik eserinde yer alan Juliet‘ten esintiler bulabileceğiniz Juliet’in evi, en iyi şekilde korunarak günümüze kadar gelmesi sağlanmış Arena di Verona, Birbirinden güzel İtalyan mimarisine sahip anıtsal yapılar ile çevrili meydan olan Piazza dei Signori, mağazaların, dükkanların ve kafelerin yer aldığı Verona’nın iki önemli meydanlarından Piazza Bra ve Piazza Erbe‘yi birleştiren Via Mazzini, pek çok kafe, restoran ve dünyaca bilinen ünlü binalar ile çevrili Piazza Bra görüldükden sonra Verona gezimizi tamamlayarak etrafında 20 ye yakın kasabanın yerleştiği İtalya nın cennet köşelerinden Garda Gölü’ne hareket ediyoruz. Yüzyıllar boyunca İtalyan soylulara ve zenginlere ev sahipliği yapmış, günümüzde ise hem İtalyan Sosyetesini hem de Hollywood Ünlüleri’nin İtalya’daki tatil tercihlerinden Garda Gölü gezerek günün son durağımız İtalya’nın moda başkenti Milano. Milano’daki turumuzda Milano’nun sembolü Duomo Meydanı ve ünlü Katedrali, hemen yanında camdan dev kubbeli,görkemli dünyanın en eski alışveriş merkezlerinden birisi Galleria Vittorio Emanuele, Dünya çapında tanınmış opera binasına ve tiyatro müzesi Teatro alla Scala görüldükten ve verilecek serbest zaman sonrasında otelimize yerleşme. Geceleme otelimizde.
Sabah kahvaltı sonrası otobüsümüzle İsviçre sınırında küçük doğa harikası Como Gölü ne gidiyoruz. Bazılarına göre güzelliği, sakinliği ve sonsuzluğuyla cennetin ta kendisi mavi ile yeşilin buluştuğu Como Gölü gezimiz sonrası İsviçrelilerin işlevselliği ile İtalyanların ışık saçan neşesini buluşturan Lugano’ya hareket ediyoruz. Göl kıyısı boyunca şık İtalyan mimarisi yapılar, mesire yerleri, hayat dolu Piazza Riforma gezildikten sonra İsviçre Alpleri manzarası eşliğinde yapacağımız yolculuk sonrası akşam üstü saatlerinde ünlü şair Alexander Dumas’ın “İsviçre bir istiridye, Luzern onun içindeki incidir” dediği 40 dakika mesafedeki Luzern’deyiz. Fransız Devrimi sırasında Kral 16. Louis ve ailesini korurken şehit olan 800 İsviçre askeri anısına yapılmış Aslan Anıtı (Löwendenkmal), Kuğuların yüzdüğü gölde Kapel Köprüsü, köprünün içinde tavanlarda üçgen 100’e yakın yağlı boya resmi, bu köprüye bağlı sekizgen su kulesi ve göl boyu şehrin doyumsuz manzarası görüldükten sonra bugünkü programımızı tamamlayarak konaklama yapacağımız otelimize yerl eşme. Serbest zaman ve konaklama.
Kahvaltı sonrası dünyada yaşam kalitesi en gelişmiş şehir olan Zürih’te yiz. İkiz kuleleriyle şehrin en etkileyici yapılarından Büyük Manastır (Grossmünster), 19.yüzyıldan kalma vitraylarıyla turistlerin ilgisini çeken Fraumünster, , ünlü markaların vitrinlerinin süslediği Banhoffstrasse, şehrin içinden geçen Limmat Nehri ve şehrin iki yakasını birbirine bağlayan köprüler, nehir kıyısına doğru Avrupa’nın en büyük saatine sahip kilisesi St.Peterskirche görüldükten sonra her yıl milyonlarca turistin, 150 metre genişlikte ve 23 metre derinlikte Rhein Nehri’nin çılgın sularını görmek için Schaffhausen’e akın ettiği müthiş etkileyici Avrupa’nın en büyük şelalesi Rhein Şelalesi ile turumuzu tamamlayarak Basel havalimanına hareket ediyoruz. Havaalanında bilet, bagaj, pasaport işlemleri sonrası THY’nın TK1926 sefer sayılı uçağı ile saat 18:55’de Basel’den İstanbul’a hareket. Yerel saat ile 23:05 de İstanbul’a varış ve turumuzun sonu.