THY ile Fransa, İtalya, İsviçre, Almanya, Avusturya, Slovenya Turu
7 Gece - 8 Gün
Ekstra Turlar Dahil
İSTANBUL - NICE - CANNES – ANTIBES - NICE
İstanbul Havalimanı Dış Hatlar Terminalinde saat 06:00’da hazır bulunulması. Check–in işlemlerinin ardından Türk Havayolları TK1813 sefer sayılı uçuşu ile saat 09:00’da Nice’e hareket. Yerel saat ile 10:05’te Nice’e varışın ardından özel otobüsümüzle ilk olarak dünya jet sosyetesinin gözdesi film festivali, kumarhaneleri, deniz ürünleri restoranları ve beş yıldızlı otelleri ile Cote d'Azur’un en meşhur şehri Cannes’ı geziyoruz. Bir yanında lüks oteller, diğer yanında pahalı mağazalar ve şık restoranlar ortasında dev palmiyelerin ayrı bir hava kattığı Cannes’ın kordon boyu Boulevard de la Croissette, şehrin en turistik yerlerinden eski şehir bölgesi Le Suquet gezilip Cannes gezimizin ardından hemen yakınındaki Antibes'e varıyoruz . Roma döneminden kalma, etrafı surlarla kaplı, Pablo Picasso müzesi ve kalesi ile ünlü, Port Vauban’da lüks teknelerin defilesine tanık olacağınız tatil kasabası olan Antibes gezimizin ardından Fransız Rivierası Cote D’ Azur un en gözde şehri Nice’deyiz. Arnavut kaldırımlı dar sokaklarıyla capcanlı bir atmosferi olan Chagall ve Matisse gibi en üretken sanatçıların yaşamayı seçtiği nefis bir mahalle Eski Şehir (Vieux Nice), malikanelerin ve dar sokakların açıldığı en güzel meydanlardan olan Place Rosetti Meydanı, 2000 yıl önce Yunanların şehirde ilk yerleştiği, günümüzde bir park alanı olan harika manzarasında kendinizden geçeceğiniz Colline du Chateau (Kale Tepesi), meydandaki rengârenk oturan adam heykelleri ve kırmızıya çalan artneuveu binalarıyla Nice’in en popüler noktası ve alışveriş, yeme-içme merkezi Massena Meydanı ve son olarak Çicek Pazarı ile şehir gezimizi tamamladıktan sonra verilecek serbest zamanda muhteşem atmosferiyle Nice’in efsanevi yürüme yolu Promenade des Angleis sizleri bekliyor. Serbest zamanın ardından otelimize yerleşme. Geceleme otelimizde.
NİCE – GOURDON – ST.PAUL DE VENCE – EZE – NİCE
Sabah kahvaltı sonrası, Loup Nehri vadisine 760 metre yükseklikte kayalık bir burnun tepesinde kurulu
Fransa'nın en güzel köylerinden Gourdon’u geziyoruz. Görkemli lavanta tarlaları ve muhteşem kanyon manzaraları eşliğinde zamanın durduğu Orta Çağ köyü Gourdon gezimiz sonrasında her gördüğünüz köşenin fotoğrafını çekmek, her sokağa girmek, her dükkanı gezmek için dayanılmaz bir arzu duyacağınız orta çağdan kalma olağanüstü bakımlı taş binalar ve Arnavut kaldırımlarıyla döşeli büyüleyici St. Paul de Vence'deyiz. Fransız Rivierası Cote D’Azur’ un bir başka güzel turistik cazibe merkezlerinden dar ve tarihi ara sokaklarından keyifli bir yürüyüş yapıldığında muhteşem manzaralar sunan Eze’yi de gezdikten sonra akşam üstü saatlerde Nice’in en güzel en keyifli saatlerinde sizi serbest bırakıyoruz.
NİCE – EZE – MONACO – MONTE CARLO - NİCE
Sabah kahvaltısının Cote D’Azur'un birbirinden güzel cazibe merkezlerini gezmeye devam ediyoruz. İlk durağımız kumarhane ve konforlu otelleri, eğlenceli gece hayatı, etkileyici bahçeleri, sanatın en iyi örneklerinin buluştuğu galerileri ve prestijli butikleri ile Fransa’nın otuz beş bin nüfuslu dünyanın en küçük ve en zengin ülkelerinden Monaco ve dünyanın en ünlü kumarhanesinin bulunduğu ihtişamı ve şık yaşantısıyla sizi gerçekten etkileyecek Monte Carlo gezimizin ardından Fransa’nın İncisi olarak anılan Menton’a hareket ediyoruz. Renkli mimarisi ve havuzu ile Villa Fontana Rosa, Bastion Müzesi, St. Michel Archange Kilisesi görüldükten sonra Fransa’dan ayrılarak İtalya’ya geçiş yapıyoruz. İtalya’nın önemli liman şehri Cenova’ya hareket ediyoruz. Cenova şehir gezimizde gotik ve barok binalarla çevrelenmiş, ortasındaki fıskiye ile ferah bir atmosfer kazandırılmış şehrin merkezi Piazza De Ferrari, yapımına 1400’lü yıllarda başlanan inşası yaklaşık 100 yıl süren şehrin en önemli yapıtı San Lorenzo Katedrali, ünlü kaşif Kristof Kolomb’un evi, gözlem terası olarak kullanılan ışığı 50 km uzaklıktan görülebilen La Lanterna, deniz kıyısında üst üste gibi görünen rengarenk evlerin bulunduğu Bocca D’asse kenti ve Ortaçağ kapıları Porta Soprana gezildikten sonra otelimize transfer. Geceleme otelmizde.
CENOVA – SANTA MARGHERITA – PORTOFİNO - MILANO
Sabah kahvaltı sonrası Cenova’dan ayrılarak, öğle saatlerinde sırtını yemyeşil tepelerle kaplı, kestane ve palmiye ağaçları ile renkli evlerin bulunduğu şirin Santa Margherita’dan deniz motoruyla çok kısa ve bir o kadar keyifli deniz yolculuğu sonrası İtalya’nın uğruna aşk şarkıları yazılan, aşkların en sosyetik limanı, zenginlik ve güzelliğin bütünleştiği dünyanın en güzel sahil kasabalarından Portofino'dayız. Portofino’nun meşhur fotoğraflarını çekmek ya da sadece O’na kuşbakışı bakmak istiyorsanız çıkmanız gereken yer Castello Brown, deniz feneri koyu, limanda yürüyüş ile Portofino gezimizi tamamlayarak dünyanın moda merkezi Milano’ya hareket ediyoruz. Milano’ya varışımızı takiben gün boyu her zaman kalabalık Duomo Meydanı ve Milano’nun sembolü ünlü Duomo Katedrali, hemen yanında camdan dev kubbeli, görkemli Galleria Vittorio Emanuele, Dünya çapında tanınmış opera binasına ve tiyatro müzesi Teatro alla Scala, şehrin sanatçı kimliğini, romantik ambiyansını büyüleyici biçimde yansıtan Navigli bölgesi görüldükten sonra Milano’da serbest zaman. Geceleme otelimizde.
MİLANO – COMO – LUZERN – BODENSE GÖLÜ - ZÜRİH
Kahvaltı doğa harikası Como Gölü'ne gidiyoruz. Yeşille mavinin buluştuğu, İtalya’nın hatta dünyanın en güzel gölleri arasındaki cennetten bir köşe Como gölünde harika manzaralar arasında geçireceğiniz serbest zamanda sonrasında ünlü şair Alexander Dumas’ın “İsviçre bir istiridye, Luzern onun içindeki incidir” dediği Luzern’e hareket ediyoruz. Fransız Devrimi sırasında Kral 16. Louis ve ailesini korurken şehit olan 800 İsviçre askeri anısına yapılmış Aslan Anıtı (Löwendenkmal),İsviçre’nin en büyük dördüncü gölü olan ve ziyaretçilerine muhteşem dağların kıyılara uzandığı harika bir manzara sunan Luzern Gölü, kuğuların yüzdüğü gölde Kapell Köprüsü, köprünün içinde tavanlarda üçgen 100’e yakın yağlı boya resmi, bu köprüye bağlı sekizgen su kulesi ve göl kıyısı boyunca şehrin doyumsuz manzarası ile Luzern gezimizi tamamlayarak sadece 50 dakıka uzaklıktaki dünyada yaşam kalitesi en gelişmiş şehir olan Zürih’teyiz. İkiz kuleleriyle şehrin en etkileyici yapılarından Büyük Manastır (Grossmünster), 19.yüzyıldan kalma vitraylarıyla turistlerin ilgisini çeken Fraumünster, muazzam akustiğe sahip 19. yüzyılın sonlarında kurulmuş Opera Binası, ünlü markaların vitrinlerinin süslediği Banhoffstrasse, hem gezginler hem de yerel halk için kentteki en popüler cazibe noktalarından Zürih Gölü, şehrin içinden geçen kent merkezini ikiye bölen Limmat Nehri ve şehrin iki yakasını birbirine bağlayan köprüleri görüldükten bölgedeki otelimize yerleşme. Geceleme otelimizde.
BREGENZ – MÜNİH - SALZBURG
Sabah kahvaltı sonrası Avusturya’nın Bodensee Gölü kıyısındaki ikibin yıllık şirin kenti Bregenz’e doğru yola çıkıyoruz. Orman, gölü ve Alp dağları manzarasının muazzam güzellik kattığı Bregenz gezimizi tamamladıktan sonra öğle saatlerinde Avrupa’nın en önemli sanat, teknoloji, finans, kültür, inovasyon, eğitim ve turizm merkezlerinden Bavyera eyaletinin başşehri Münih’teyiz. Şehir turumuzda ilk durak, etrafı müzeler, kiliseler, dükkanlar, kafelerle çevrili, şehrin kalbinin attığı yer Marienplatz, zarif kubbeleri, etkileyici çan kulesiyle ilgi çekici güzelliğe sahip Eski Belediye Binası (Altes Rathaus), Münih denilince ilk akla gelen yapılardan, şehrin adeta sembolü Yeni Belediye Binası (Neues Rathaus) 14.yüzyıl gotik tarzda inşa edilmiş İsator Kapısı, yine Münih’in simgesi olarak kabul edilen Kral Ludwing’in altın mezarı ve birçok hazinenin sergilendiği Fraunenkirche (Meryemana Kilisesi) görüldükten sonra Mozart’ın notalarının yükseldiği Salzburg’a hareket ediyoruz. Akşam üstü saatlerinde Salzburg’a varışımızı takiben yapılacak panoramik şehir turu sonrası otelimize yerleşme , konaklama otelimizde.
SALZBURG – HALLSTATT – LJUBLJANA
Sabah kahvaltı sonrası Salzburg şehir turumuza başlıyoruz. Salzburg’un en önemli ve en gözde yerlerinden 900 yıllık tarihe sahip Avrupa’nın en büyük kalesi Festung Hohensalzburg(dışarıdan), çiçekler ve birbirinden etkileyici heykellerle donatılmış sahip Mirabell Sarayı bahçesi, Orta Çağ, Barok ve Rönesans dönemine ait binaların bulunduğu eski şehir ve Residence Meydanı, aşıkların aşklarının sonsuza dek sürmesi için dileklerini yazdıkları kilitlerin asıldığı Makartsteg köprüsü, kuşların ve nehrin sesi ile oluşan mükemmel senfoniyi banklarda oturarak iliklerinize kadar hissedebileceğiniz Salzburg şehrini ikiye ayıran Salzach Nehri, tabelaları ferforjeden yapılmış ünlü markaların mağazalarının olduğu Salzburg’un kalbi ve en güzel caddesi Getreidegasse Caddesi, Getreidegasse Caddesi üzerinde dikkatinizi çekecek Mozart'ın doğduğu ev(dışardan görülecek) , altın rengi kocaman bir küre üzerinde ayakta duran bir adam heykeli ile Kapitelplatz birbirinden güzel kafelerin, seyyar kütüphanelerin bulunduğu Mozart’ın ihtişamlı heykelininde bulunduğu Mozartplatz, Barok mimarinin en güzel örneklerinden dış cephe kabartmaları, heykelleri ve iç mekânı ile göz alıcı Salzburg Katedrali görüldükten dünyada görülmesi gereken 100 yerden biri olarak geçen Hallstatt’a hareket ediyoruz. Göl kıyısına kurulmuş ve etrafı dağlarla çevrilmiş olan büyüleyici Hallstatt gölü kenarında kuğuları ve muhteşem manzarayı izleyerek yapılacak yürüyüş sonrasında verilecek serbest zamanda sizi UNESCO dünya mirası listesinde yerini almış Hallstad’ın muhteşem güzelliği, sakinliği ve huzuruyla baş başa bırakıyoruz. Büyüleyici Hallstatt Gölü’nden ayrılarak muhteşem dağ, orman manzaraları arasında akşam saatlerinde Slovenya -Ljubljana’da otelimize yerleşme.Konaklama otelimizde.
LJUBLJANA - BLED GÖLÜ – ISTANBUL
Sabah kahvaltı sonrası Avrupa’nın en yeşil şehirlerinden Ljubljana turumuza başlıyoruz. İçinden nehir geçen diğer şehirler gibi Ljubljana’da bir köprüler şehri. Eski dönemde ayakkabıcıların ürünlerini sergiledikleri şehrin merkezindeki en eski Kunduracılar Köprüsü, şehrin kalbinin attığı Üçlü Köprü, rengarenk aşk kilitleriyle süslü Kasap Köprüsü ile şehrin ve Slovenya bayrağının sembolü olan Ejderhalar Köprüsü, oldukça renkli ve akşamları cıvıl cıvıl olan Ljubljana’nın kalbinin attığı Preseren ve Kongresni Meydanı, duvarları grafiti ile dolu, sokaklarında eski ayakkabıların sarkıtıldığı, vakit geçirmesi inanılmaz keyifli Trubarjeva Caddesi ve ardından 11.yüzyıl yapımı Ljubljana Kalesi’ni de dışarıdan gördükten sonra Avrupa’nın en güzel 10 kasabası listesine giren sosyal medyada fotoğraflarını görüp iç çektiğimiz “Keşke ben de bir gün orada olsam” diyeceğimiz Bled Gölü’ne hareket ediyoruz. Gölün yüzeyinden 100 metre yükseklikte sarp kayalıklar üzerine konumlanmış Orta Çağ stili mimarisiyle görenleri büyüleyen kalesi, gölün tam ortasında 17. yüzyıla ait Barok tarzda inşa edilmiş ihtişamlı kilisesi görüldükten sonra. Sizleri huzuru iliklerinize kadar hissedeceğiniz Bled Gölü'nde serbest bırakıyoruz. Arzu ederseniz 'pletna' adı verilen teknelerle gölü gezebilir, Kalenin ( girişi ücretli) muhteşem manzaralı cafesinin terasında oturabilir. Olağanüstü keyifli göl kıyısında tam tur atarak yürüyüş yapabilir veya göle en yakın cafelerde vakit geçirebilirisiniz. Belirlenen saate Ljubljana havalimanına hareket ediyoruz. Bilet, bagaj, pasaport işlemleri sonrası THY nın TK 1064 sefer sayılı uçağı ile saat 19:35’de İstanbul’a hareket, yerel saat ile 23:55’de İstanbul Havalimanına varış ve turumuzun sonu.
Türk Hava Yolları Tarifeli Seferi İle İstanbul – Nice / Ljubljana – İstanbul Parkurunda Ekonomi Sınıfı Uçak Bileti
Havalimanı Vergileri
Alan / Otel / Alan Transferleri, Şehirler Arası Transferler
Belirtilen Kategorideki Otellerde Toplamda 7 Gece Oda Kahvaltı Konaklamalar
Programda Belirtilen Tüm Çevre Gezileri
Zorunlu Seyahat Sigortası (Mesleki sorumluluk sigortasıdır.)
Türkçe Tur Liderliği Hizmeti
Yurt dışı çıkış fonu
Vize ücreti ve hizmet bedeli
Seyahat Sigorta Poliçesi ücreti
Kişisel harcamalar,
Öğle ve akşam yemekleri,
Müze, ören yeri veya benzeri tüm giriş ücretleri,